Afganistan’ın üçüncü büyük kenti olan Herat’ın çabucak haricinde, savaş ve doğal afetler niçiniyle yerinden edilmiş ve hırpalanmış beşerlerle dolu, balçık konutlardan oluşan bir yerleşim yerinde yaşayan Abdul Wahab, BBC‘ye verdiği demeçte, “Çocuklarımız daima ağlıyor ve uyumuyor. Yiyeceğimiz yok. Bu yüzden eczaneye gidip ilaç alıyoruz ve uykulu hissetsinler diye çocuklarımıza veriyoruz” dedi.
Abdul Wahab, çocuklarına ilaç veren tek kişi değil, Afgan birfazlaca aile, çocuklarına ilaç verdiğini kabul ediyor. Ghulam Hazret tuniğinin cebini yoklayarak ilaç çıkardı. Çıkardığı bu ilaçların, çoklukla anksiyete bozukluklarını tedavi etmek için reçete edilen sakinleştiriciler olan alprazolam olduğu aktarıldı. En küçük evladı bir yaşında olan altı çocuğa sahip Ghulam, “Ona bile veriyorum” dedi.
Doktorlar, kâfi beslenemeyen küçük çocuklara bu cins ilaçların verilmesi halinde, karaciğer hasarının yanı sıra, kronik yorgunluk, uyku ve davranış bozuklukları üzere bir dizi öbür sorunun yaşanabileceğini söylüyor.
BBC’nin aktardığına göre beş tablet ilaç, bölgedeki eczanelerden 10 Afgani’ye (2 TL) ya da bir modül ekmek fiyatına satılıyor. Afgan bir bayan, sabahları kuru ekmek yediklerini, akşamları ise ekmeği ıslatmak için suya batırdıklarını anlattı.
Organlarını satsalar da hayatta kalmakta zorlanıyorlar
BM şu anda Afganistan’da insani bir “felaket” yaşandığını söylüyor. Herat’ın haricindeki bölgede yaşayan adamların çoğunluğu, Taliban idaresi ele geçirmedilk evvel yevmiyeli personel olarak çalışıyordu. Fakat idare değişikliğinin akabinde, Afganistan’a akan yabancı fonlar durduruldu ve bunun kararında birfazlaca kişi işsiz kaldı. İş buldukları günlerdeyse yaklaşık 100 Afgani (21 TL) alabiliyorlar.
Üç ay evvel böbreğini aldırmak için ameliyat olan 20 yaşındaki bir Afgan, “hiç bir çıkış yolu yoktu. Mahallî bir hastanede böbrek satılabildiğini duymuştum. Oraya gittim ve böbreğimi satmak istediğimi söylemiş oldum. Birkaç hafta daha sonra hastaneye gelmemi isteyen bir telefon aldım. Birtakım testler yaptılar, daha sonra da beni bayıltan bir şey enjekte ettiler. Korkmuştum lakin öbür dermanım yoktu” dedi.
Ammar buna karşılık yaklaşık 270 bin Afgani (56 bin 708 TL) aldığını ve bu paranın birçoklarının, ailesine yiyecek almak için borç aldığı parayı geri ödemeye gittiğini söylüyor.
Para karşılığında organ satmak, Taliban’ın idaresi ele geçirmesindilk evvel de yapılıyor olsa da artık organları sattıktan daha sonra bile beşerler hayatta kalma konusunda kasvet yaşıyor.
Yetersiz beslenme tedavisi için başvuranların oranında yüzde 47’lik artış
Sınır Tanımayan Hekimler (MSF), ülke genelinde yetersiz beslenme tedavisi uygulayan tesislerine başvuranların oranının bu yıl, bundan evvelki yıla nazaran yüzde 47’ye varan oranda arttığını gözlemledi.
MSF’nin Herat’taki beslenme merkezinin, sadece Herat’a değil, hem de yetersiz beslenme oranlarının geçen yıla bakılırsa yüzde 55 arttığı komşu Ghor ve Badghis vilayetlerine de hizmet veren tek uygun donanımlı yetersiz beslenme tesisi olduğu söz ediliyor.
Geçen yıldan bu yana, kabul etmek zorunda kaldıkları hasta çocuk sayısıyla başa çıkabilmek için yatak sayısını artırdılar. Buna karşın tesis her vakit hasta çocuklarla dolup taşıyor. Gelen çocuklar giderek artan bir biçimde birden çok hastalık için tedavi görmek zorunda kalıyor.
Abdul Wahab, çocuklarına ilaç veren tek kişi değil, Afgan birfazlaca aile, çocuklarına ilaç verdiğini kabul ediyor. Ghulam Hazret tuniğinin cebini yoklayarak ilaç çıkardı. Çıkardığı bu ilaçların, çoklukla anksiyete bozukluklarını tedavi etmek için reçete edilen sakinleştiriciler olan alprazolam olduğu aktarıldı. En küçük evladı bir yaşında olan altı çocuğa sahip Ghulam, “Ona bile veriyorum” dedi.
Doktorlar, kâfi beslenemeyen küçük çocuklara bu cins ilaçların verilmesi halinde, karaciğer hasarının yanı sıra, kronik yorgunluk, uyku ve davranış bozuklukları üzere bir dizi öbür sorunun yaşanabileceğini söylüyor.
BBC’nin aktardığına göre beş tablet ilaç, bölgedeki eczanelerden 10 Afgani’ye (2 TL) ya da bir modül ekmek fiyatına satılıyor. Afgan bir bayan, sabahları kuru ekmek yediklerini, akşamları ise ekmeği ıslatmak için suya batırdıklarını anlattı.
Organlarını satsalar da hayatta kalmakta zorlanıyorlar
BM şu anda Afganistan’da insani bir “felaket” yaşandığını söylüyor. Herat’ın haricindeki bölgede yaşayan adamların çoğunluğu, Taliban idaresi ele geçirmedilk evvel yevmiyeli personel olarak çalışıyordu. Fakat idare değişikliğinin akabinde, Afganistan’a akan yabancı fonlar durduruldu ve bunun kararında birfazlaca kişi işsiz kaldı. İş buldukları günlerdeyse yaklaşık 100 Afgani (21 TL) alabiliyorlar.
Üç ay evvel böbreğini aldırmak için ameliyat olan 20 yaşındaki bir Afgan, “hiç bir çıkış yolu yoktu. Mahallî bir hastanede böbrek satılabildiğini duymuştum. Oraya gittim ve böbreğimi satmak istediğimi söylemiş oldum. Birkaç hafta daha sonra hastaneye gelmemi isteyen bir telefon aldım. Birtakım testler yaptılar, daha sonra da beni bayıltan bir şey enjekte ettiler. Korkmuştum lakin öbür dermanım yoktu” dedi.
Ammar buna karşılık yaklaşık 270 bin Afgani (56 bin 708 TL) aldığını ve bu paranın birçoklarının, ailesine yiyecek almak için borç aldığı parayı geri ödemeye gittiğini söylüyor.
Para karşılığında organ satmak, Taliban’ın idaresi ele geçirmesindilk evvel de yapılıyor olsa da artık organları sattıktan daha sonra bile beşerler hayatta kalma konusunda kasvet yaşıyor.
Yetersiz beslenme tedavisi için başvuranların oranında yüzde 47’lik artış
Sınır Tanımayan Hekimler (MSF), ülke genelinde yetersiz beslenme tedavisi uygulayan tesislerine başvuranların oranının bu yıl, bundan evvelki yıla nazaran yüzde 47’ye varan oranda arttığını gözlemledi.
MSF’nin Herat’taki beslenme merkezinin, sadece Herat’a değil, hem de yetersiz beslenme oranlarının geçen yıla bakılırsa yüzde 55 arttığı komşu Ghor ve Badghis vilayetlerine de hizmet veren tek uygun donanımlı yetersiz beslenme tesisi olduğu söz ediliyor.
Geçen yıldan bu yana, kabul etmek zorunda kaldıkları hasta çocuk sayısıyla başa çıkabilmek için yatak sayısını artırdılar. Buna karşın tesis her vakit hasta çocuklarla dolup taşıyor. Gelen çocuklar giderek artan bir biçimde birden çok hastalık için tedavi görmek zorunda kalıyor.