“Knorr BuonCibo İtalyan mutfağının zevkini yeniden keşfedecek”

abastard

New member
“Knorr BuonCibo, İtalyan mutfağının özgün zevkinin yeniden keşfedilmesini kolaylaştırmak amacıyla doğdu. Zamanın giderek azaldığı ve basit şeylerle çoğu zaman bağlantımızı kaybettiğimiz bir dünyada, herkesin bir masa deneyimi yaşayabileceğinden emin olmak istiyoruz. Lezzet ve geleneksel tatların duygusal etkisi bakımından zengin olan ve aynı zamanda ulaşılabilirliğini koruyan her şeyin merkezinde gelenek vardır, yemek asla sadece beslenme değildir, lazanya, risotto, gibi yemekler gerçek bir kültürel mirası temsil eder. pişmiş makarna, sebzeli çorba sadece tarifler değil, aynı zamanda tarihin ve ailenin otantik simgeleridir. Knorr BuonCibo ile, yemek yemenin sadece mekanik bir süreç olmadığını anlatan yemekleri kutlayarak bu lezzetleri günlük deneyimin merkezine geri getirmeyi amaçlıyoruz. jest: nesilden nesile anıları yeniden yaşamak, duyguları uyandırmak ve anları paylaşmaktır”. Böylece Mariangela Capolupo, Unilever İtalya'da Beslenme Pazarlama Müdürü.

“Knorr BuonCibo aracılığıyla, bu bilgi alışverişini teşvik etmek istiyoruz, böylece kalpten gelen tarifler yeni nesillerle birlikte yaşamaya ve gelişmeye devam eder. Özellikle büyükanneler, İtalyan mutfağının sırlarının koruyucularıdır; sevgi ve sabırla nesillere aktarılan tarifler ve gelenekler İtalyan mutfağı nesiller arasında gerçek bir köprüdür ve bu bağı korumak ve geliştirmeye devam etmek istiyoruz” diye devam ediyor.

“Sürdürülebilirlik temasının daha az önemli olmadığını açıklıyor. Bugün mutfakta bile bilinçli seçimler yapmak her zamankinden daha önemli. Sürdürülebilirlik her zaman Knorr programının temel direği olmuştur ve biz her birimizin buna inandığını düşünüyoruz.” , gazeteler küçük jestlerle fark yaratabilir. Bu yıl programın altıncı edisyonunu kutluyoruz; bu, bugüne kadar yaptığımız yolculuktan gurur duymamızı sağlayan önemli bir dönüm noktasıdır. Knorr'un ambalajlamayı, tarifleri ve ekimi iyileştirme konusundaki kararlılığı süreklidir. Hammaddelerin çevresel etkisini sınırlamak ve tüketicilerin satın alma seçimleri yoluyla somut bir şekilde hareket etmelerine olanak sağlamak için bu altı yılda herkesin, gıda yoluyla da olsa, sadece hayatlarımızı değil, aynı zamanda yaşamlarımızı iyileştirmek için de bir fark yaratmaya katkıda bulunabilmesi mümkün. aynı zamanda gelecek nesillerin de.” diye bitiriyor sözlerini.