Ekonomik ve siyasi krizlerle boğuşan güney Asya’da yer alan ada ülkesi Sri Lanka’da 1 günlük sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş, hükümet, protestolar sırasında kamu malına yahut diğerlerine ziyan veren herkese ateş açılması talimatı vermişti.
Ülke çapına yayılan protestolarda şu ana kadar ortalarında iktidar partisi milletvekili ve 2 polisin de bulunduğu 8 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 250 kişi yaralandı.
Sri Lanka’da 9 Mayıs’ta Başbakanlık Ofisinin etrafında toplanan göstericiler ile hükümet yanlıları içinde arbede yaşanmış, başşehir Kolombo’da askeri birlikler bakılırsave çağrılmıştı.
Guardian: Birinci domino taşının Türkiye olması bekleniyordu
Sri Lanka’daki isyanın kaleme alındığı The Guardian’daki yazıda, “Gelişmiş ülkelerin ekonomik çöküş sürecinde birinci düşen domino taşının Sri Lanka yerine Türkiye olması bekleniyordu” denildi. Yazıda, “Türkiye, yıllık yüzde 70 enflasyon oranına rağmen hâlâ ayakta. Tehdit altında olan öbür ülkelerin bilakis Türkiye kendi halkını besleyebiliyor” sözleri yer aldı.
Başbakan istifa etti
Muhalefetin artan baskısı daha sonrası Devlet Lideri Gotabaya Rajapaksa‘nın ağabeyi Başbakan Mahinda Rajapaksa‘yı misyondan almaya niyetli olduğu argümanı gündeme gelmişti. Sözkonusu argümanların akabinde Başbakan Rajapaksa istifa etti.
Devlet Lideri Rajapaksa’nın, parlamentodaki tüm partileri yeni hükümetin kurulması için görüşmeye davet etmesi bekleniyor. Şiddet olaylarını denetim altına almak için başşehir Kolombo’da askeri birlikler bakılırsav yapmaya başlamıştı.
Muhalefetteki Birleşik Halk Cephesi Partisi (SJB) yetkililerinden Tissa Attsnayake, süreksiz hükümet kurulursa koşullu takviye vereceklerini açıklamıştı.
İstifasını veren Başbakanın konutunun ateşe verildiği imgeler de toplumsal medyaya yansıdı.
‘Ateş açın’ talimatı
Şiddet olayları daha sonrası ülke çapında 1 günlük sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş, hükümet, protestolar sırasında kamu malına yahut diğerlerine ziyan veren herkese ateş açılması talimatı vermişti.
Tarihinin en büyük ekonomik krizi ile karşı karşıya olan Sri Lanka’da halk elektrik kesintilerinin günde 13 saati bulmasının akabinde mart sonunda protestolarını ağırlaştırmıştı.
‘Siyasiler Hindistan’a kaçtı’ iddiası
Hindistan’ın Sri Lanka’daki diplomatik temsilciliği, birtakım Sri Lankalı siyasalların ve ailelerinin Hindistan’a kaçtığı savlarını yalanladı.
Temsilcilikten yapılan açıklamada, “Son devirde medya ve toplumsal medyada birtakım siyasi şahısların ve ailelerinin Hindistan’a kaçtığına dair söylentileri fark ettik. Bu savlar geçersiz, yanlış ve rastgele bir gerçeklikten mahrum haberlerdir. Bu argümanları şiddetle reddediyoruz” tabiri kullanıldı.
Hindistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Arindam Bagchi de Sri Lanka’daki gelişmelerle ilgili, “Hindistan, Sri Lanka’yla tarihi bağları olan yakın bir komşusu olarak, demokrasisini, istikrarını ve ekonomik güzelleşmesini büsbütün destekliyor” dedi.
BM’den diyalog çağrısı
Birleşmiş Milletler (BM), ekonomik kriz ve temel besin fiyatlarındaki artış niçiniyle hükümet aksisi protestoların can kayıplarına yol açtığı Sri Lanka’da, daha fazla şiddetin önlenmesi için yetkililere diyalog davetinde bulundu.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet yaptığı yazılı açıklamada, Sri Lanka’daki son gelişmeleri kıymetlendirdi. Bachelet, hükümet yanlılarının dün başşehir Kolombo’da barışçıl göstericilere saldırmasından derin telaş duyduğunu belirterek, “Şiddetin her türlüsünü lanetliyor ve meydana gelen hücumların bağımsız, şeffaf, etraflı bir biçimde soruşturulması için yetkililere davette bulunuyorum” dedi.
Ne olmuştu?
Elektrik kesintilerinin 13 saati bulmasının akabinde bir küme gösterici 31 Mart’ta Devlet Lideri Gotabaya Rajapaksa’nın konutu yakınlarında toplanmaya başlamıştı. Polis göstericilere biber gazı ile müdahale etmiş ve kimi bölgelerde sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti.
Gösterileri “terör eylemi” olarak nitelendiren ve yaşananlardan “aşırılıkçı güçleri” sorumlu tutan Devlet Lideri Rajapaksa, 1 Nisan’da olağanüstü hal (OHAL) ilan etmişti.
OHAL önlemleri, 5 Nisan’da kaldırılmış lakin ülke genelinde şovlar devam etmişti. Bunun üzerine 6 Mayıs’ta bir daha OHAL ilan edilmişti.
Güney Asya’daki 21 milyon nüfuslu ada ülkesi Sri Lanka’nın, 1948’den bu yana en ağır ekonomik krizle gayret ettiği belirtiliyor.
Ülke çapına yayılan protestolarda şu ana kadar ortalarında iktidar partisi milletvekili ve 2 polisin de bulunduğu 8 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 250 kişi yaralandı.
Sri Lanka’da 9 Mayıs’ta Başbakanlık Ofisinin etrafında toplanan göstericiler ile hükümet yanlıları içinde arbede yaşanmış, başşehir Kolombo’da askeri birlikler bakılırsave çağrılmıştı.
Guardian: Birinci domino taşının Türkiye olması bekleniyordu
Sri Lanka’daki isyanın kaleme alındığı The Guardian’daki yazıda, “Gelişmiş ülkelerin ekonomik çöküş sürecinde birinci düşen domino taşının Sri Lanka yerine Türkiye olması bekleniyordu” denildi. Yazıda, “Türkiye, yıllık yüzde 70 enflasyon oranına rağmen hâlâ ayakta. Tehdit altında olan öbür ülkelerin bilakis Türkiye kendi halkını besleyebiliyor” sözleri yer aldı.
Başbakan istifa etti
Muhalefetin artan baskısı daha sonrası Devlet Lideri Gotabaya Rajapaksa‘nın ağabeyi Başbakan Mahinda Rajapaksa‘yı misyondan almaya niyetli olduğu argümanı gündeme gelmişti. Sözkonusu argümanların akabinde Başbakan Rajapaksa istifa etti.
Devlet Lideri Rajapaksa’nın, parlamentodaki tüm partileri yeni hükümetin kurulması için görüşmeye davet etmesi bekleniyor. Şiddet olaylarını denetim altına almak için başşehir Kolombo’da askeri birlikler bakılırsav yapmaya başlamıştı.
Muhalefetteki Birleşik Halk Cephesi Partisi (SJB) yetkililerinden Tissa Attsnayake, süreksiz hükümet kurulursa koşullu takviye vereceklerini açıklamıştı.
İstifasını veren Başbakanın konutunun ateşe verildiği imgeler de toplumsal medyaya yansıdı.
‘Ateş açın’ talimatı
Şiddet olayları daha sonrası ülke çapında 1 günlük sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş, hükümet, protestolar sırasında kamu malına yahut diğerlerine ziyan veren herkese ateş açılması talimatı vermişti.
Tarihinin en büyük ekonomik krizi ile karşı karşıya olan Sri Lanka’da halk elektrik kesintilerinin günde 13 saati bulmasının akabinde mart sonunda protestolarını ağırlaştırmıştı.
‘Siyasiler Hindistan’a kaçtı’ iddiası
Hindistan’ın Sri Lanka’daki diplomatik temsilciliği, birtakım Sri Lankalı siyasalların ve ailelerinin Hindistan’a kaçtığı savlarını yalanladı.
Temsilcilikten yapılan açıklamada, “Son devirde medya ve toplumsal medyada birtakım siyasi şahısların ve ailelerinin Hindistan’a kaçtığına dair söylentileri fark ettik. Bu savlar geçersiz, yanlış ve rastgele bir gerçeklikten mahrum haberlerdir. Bu argümanları şiddetle reddediyoruz” tabiri kullanıldı.
Hindistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Arindam Bagchi de Sri Lanka’daki gelişmelerle ilgili, “Hindistan, Sri Lanka’yla tarihi bağları olan yakın bir komşusu olarak, demokrasisini, istikrarını ve ekonomik güzelleşmesini büsbütün destekliyor” dedi.
BM’den diyalog çağrısı
Birleşmiş Milletler (BM), ekonomik kriz ve temel besin fiyatlarındaki artış niçiniyle hükümet aksisi protestoların can kayıplarına yol açtığı Sri Lanka’da, daha fazla şiddetin önlenmesi için yetkililere diyalog davetinde bulundu.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet yaptığı yazılı açıklamada, Sri Lanka’daki son gelişmeleri kıymetlendirdi. Bachelet, hükümet yanlılarının dün başşehir Kolombo’da barışçıl göstericilere saldırmasından derin telaş duyduğunu belirterek, “Şiddetin her türlüsünü lanetliyor ve meydana gelen hücumların bağımsız, şeffaf, etraflı bir biçimde soruşturulması için yetkililere davette bulunuyorum” dedi.
Ne olmuştu?
Elektrik kesintilerinin 13 saati bulmasının akabinde bir küme gösterici 31 Mart’ta Devlet Lideri Gotabaya Rajapaksa’nın konutu yakınlarında toplanmaya başlamıştı. Polis göstericilere biber gazı ile müdahale etmiş ve kimi bölgelerde sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti.
Gösterileri “terör eylemi” olarak nitelendiren ve yaşananlardan “aşırılıkçı güçleri” sorumlu tutan Devlet Lideri Rajapaksa, 1 Nisan’da olağanüstü hal (OHAL) ilan etmişti.
OHAL önlemleri, 5 Nisan’da kaldırılmış lakin ülke genelinde şovlar devam etmişti. Bunun üzerine 6 Mayıs’ta bir daha OHAL ilan edilmişti.
Güney Asya’daki 21 milyon nüfuslu ada ülkesi Sri Lanka’nın, 1948’den bu yana en ağır ekonomik krizle gayret ettiği belirtiliyor.