İnsan gübreleştirme olarak isimlendirilen süreç gömülme, yakılma ya da tabut merasimleri üzere prosedürlerden daha az karbon izi bırakıyor. Bu niçinle “yeşil cenaze” olarak da anılıyor.
ABD’de bu uygulama birinci kere 2019’da Washington eyaletinde yasallaşmıştı. O günden bu yana da bir hayli sayıda kişi gömülmek yerine tabiata karışmayı seçiyor.
Geçen yıl oğlunu kanserden kaybeden Cindy Armstrong, “Artık süreci atlattığıma göre büsbütün bundan yanayım. Gübreleştirileceğim” sözlerini kullanıyor.
Independent Türkçe’nin haberine nazaran, 36 yaşındayken hayatını kaybeden Andrew Armstrong’un vücudunun kalıntıları gübreleştirilerek The Woodland isimli toprağa serpiştirildi. Seattle kentinin Kent kasabasındaki The Woodland, Andrew Armstrong üzere vücudunun öldükten daha sonra gübreleştirilmesini isteyen biroldukca bireye mesken sahipliği yapıyor.
Oğlunun bu sürecin yapılmasında ısrarcı davrandığını belirten Cindy Armstrong, “Sahip olduğunu tabiata geri vermek istedi” dedi.
Kelam konusu arazi 7 ay evvel açıldı ve 40 defa gübreleştirme süreci gerçekleştiren Return Home isimli teşebbüse ilişkin.
Return Home’un kurucusu Micah Truman, “Sanki bu bireyler bize daha güzel ölmeyi öğretiyor” tabirlerini kullanıyor.
Sürecin uygulanmasını yeğleyen bireylerin vücutları büyük haznelere yerleştiriliyor ve burada 60 gün boyunca tutuluyor.
Beden kalıntıları saman ve çiçek üzere doğal malzemelerle karıştırılıyor. Aileler isterlerse gübre haline getirilebilecek öbür materyaller de ekleyebiliyor.
Hazneye insan kalıntılarının yaklaşık üç katı yükünde organik gereç konuyor. Return Home, süreç sırasında haznelere biyolojik katalizör eklenmediğini belirtiyor.
Nem, sıcaklık ve hava akışı üzere faktörler sensörlerle izleniyor ve bilgisayarlar yardımıyla en uygun şartlar elde ediliyor.
Sürecin ortasında kemikler çıkarılıyor ve süreci tamamlamak için hazneye geri konmadan evvel öğütülüyor.
Aileler sürecin sonunda elde edilen gübreden istedikleri kadar alabiliyor. Gübrelerden arta kalan olursa The Woodland’e serpiştiriliyor.
400’den çok üyesi olan Yeşil Cenaze Şurası (Green Burial Council) Lideri Edward Bixby’ye nazaran insan gübreleme tüm dünyada ivme kazanıyor.
Birinci “doğal mezarlığı” 5 yıl evvel New Jersey eyaletinde açan Bixby geçen vakitte faaliyetini 10 eyalete yaydı.
Bixby, “zaten geldiğimiz üzere toprağa dönüyoruz. Tozdan toza” diyor.
Kuruluşa bakılırsa cenazenin yakılmasıyla (krematasyon) büyük bir arazi aracının deposundaki kadar yakıt harcanıyor.
Return Home gübreleştirme sürecini krematasyonla tıpkı fiyata 5 bin dolara yapıyor. Klâsik cenazeler bunun iki ila üç katına mal olabiliyor.
Vücudu biyolojik olarak parçalanabilen bir kefene sarmak yahut tahta bir tabutla gömmek de “yeşil cenaze” seçenekleri içinde yer alıyor.
Gübreleştirme, ABD haricinde öteki ülkelerde de uygulanıyor. Örneğin İsveç’te bu süreç 2005’ten bu yana yasal.
Öte yandan Belfast Telegraph’a bakılırsa Kuzey İrlanda’da da gübreleştirme giderek yaygın hale geliyor.
ABD’de bu uygulama birinci kere 2019’da Washington eyaletinde yasallaşmıştı. O günden bu yana da bir hayli sayıda kişi gömülmek yerine tabiata karışmayı seçiyor.
Geçen yıl oğlunu kanserden kaybeden Cindy Armstrong, “Artık süreci atlattığıma göre büsbütün bundan yanayım. Gübreleştirileceğim” sözlerini kullanıyor.
Independent Türkçe’nin haberine nazaran, 36 yaşındayken hayatını kaybeden Andrew Armstrong’un vücudunun kalıntıları gübreleştirilerek The Woodland isimli toprağa serpiştirildi. Seattle kentinin Kent kasabasındaki The Woodland, Andrew Armstrong üzere vücudunun öldükten daha sonra gübreleştirilmesini isteyen biroldukca bireye mesken sahipliği yapıyor.
Oğlunun bu sürecin yapılmasında ısrarcı davrandığını belirten Cindy Armstrong, “Sahip olduğunu tabiata geri vermek istedi” dedi.
Kelam konusu arazi 7 ay evvel açıldı ve 40 defa gübreleştirme süreci gerçekleştiren Return Home isimli teşebbüse ilişkin.
Return Home’un kurucusu Micah Truman, “Sanki bu bireyler bize daha güzel ölmeyi öğretiyor” tabirlerini kullanıyor.
Sürecin uygulanmasını yeğleyen bireylerin vücutları büyük haznelere yerleştiriliyor ve burada 60 gün boyunca tutuluyor.
Beden kalıntıları saman ve çiçek üzere doğal malzemelerle karıştırılıyor. Aileler isterlerse gübre haline getirilebilecek öbür materyaller de ekleyebiliyor.
Hazneye insan kalıntılarının yaklaşık üç katı yükünde organik gereç konuyor. Return Home, süreç sırasında haznelere biyolojik katalizör eklenmediğini belirtiyor.
Nem, sıcaklık ve hava akışı üzere faktörler sensörlerle izleniyor ve bilgisayarlar yardımıyla en uygun şartlar elde ediliyor.
Sürecin ortasında kemikler çıkarılıyor ve süreci tamamlamak için hazneye geri konmadan evvel öğütülüyor.
Aileler sürecin sonunda elde edilen gübreden istedikleri kadar alabiliyor. Gübrelerden arta kalan olursa The Woodland’e serpiştiriliyor.
400’den çok üyesi olan Yeşil Cenaze Şurası (Green Burial Council) Lideri Edward Bixby’ye nazaran insan gübreleme tüm dünyada ivme kazanıyor.
Birinci “doğal mezarlığı” 5 yıl evvel New Jersey eyaletinde açan Bixby geçen vakitte faaliyetini 10 eyalete yaydı.
Bixby, “zaten geldiğimiz üzere toprağa dönüyoruz. Tozdan toza” diyor.
Kuruluşa bakılırsa cenazenin yakılmasıyla (krematasyon) büyük bir arazi aracının deposundaki kadar yakıt harcanıyor.
Return Home gübreleştirme sürecini krematasyonla tıpkı fiyata 5 bin dolara yapıyor. Klâsik cenazeler bunun iki ila üç katına mal olabiliyor.
Vücudu biyolojik olarak parçalanabilen bir kefene sarmak yahut tahta bir tabutla gömmek de “yeşil cenaze” seçenekleri içinde yer alıyor.
Gübreleştirme, ABD haricinde öteki ülkelerde de uygulanıyor. Örneğin İsveç’te bu süreç 2005’ten bu yana yasal.
Öte yandan Belfast Telegraph’a bakılırsa Kuzey İrlanda’da da gübreleştirme giderek yaygın hale geliyor.