İran Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya nazaran, Dışişleri Bakanı Hüseyin Buyruk Abdullahiyan, Avrupa Birliği (AB) Dış Bağlantılar ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile İran’daki protestolar ve nükleer görüşmelerin ele alındığı bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Abdullahiyan, toplantıda ülkesindeki protestolarla ilgili gelişmelere değinerek, “Mahsa Amini’nin mevti hepimiz için hüzün vericidir. Bu kapsamda İsimli Tıp Kurumu tarafınca dikkate kıymet sayıda tıp uzmanının himayesinde gerçek ve bilimsel bir rapor sunulmuştur” sözlerini kullandı.
‘Çifte standart uygulanıyor’
Genç hanımın vefatıyla ilgili yargı sürecinin de devam ettiğini aktaran Abdullahiyan, “normal olarak bu dava birtakım Batılı yetkililer için bir mazeret fonksiyonu görüyor. Batı, bilhassa Kanada ve ABD’de polis tarafınca bayan ve çocukların öldürülmesi etrafında dönen yüzlerce dava karşısında ne yaptı? İran’da yasal bir çerçevede gerçekleşen tıpkı hareket bir baskı olarak sayılırken, ayaklanmalarla yüzleşmenin en şiddetli biçimi Avrupa’da düzgün ve kabul edilebilir bir aksiyon olarak görülemez” değerlendirmesinde bulundu.
Barışçıl taleplerle, kaos ve terör aksiyonlarının birbirinden farklı kıymetlendirilmesi gerektiğini belirten Abdullahiyan, “Burası kadife yahut renkli darbeler ülkesi değildir” dedi. İran’ın Avrupa münasebetlerini işbirliği çerçevesinde ele aldığını söz eden Abdullahiyan, Avrupa ülkelerinin de İran’daki olaylara “gerçekçi bir yaklaşımla bakmasını beklediklerini” lisana getirdi.
‘Silah göndermiyoruz’
Ülkesinin Rusya’ya, Ukrayna savaşında kullanılmak üzere silahlı insansız hava araçları gönderdiğine ait haberlere de değinen Abdullahiyan, şunları kaydetti: “Rusya ile savunma işbirliğimiz var fakat Ukrayna savaşına ait siyasetimiz, çatışan taraflara silah göndermemek, savaşı durdurmak ve insanların yerinden edilmesini bitmiş oldurmektir.”
‘İç işlerine karışma niyetimiz yok’
Borrell ise nükleer muahedenin bir daha uygulanmasını sağlama ve Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) mutabakata dönüşünün ele alındığı müzakerelerdeki ilerlemeden şad olduğunu aktararak, İran ile Milletlerarası Atom Gücü Ajansı’nın (UAEA) işbirliğinin ehemmiyetini vurguladı.
Avrupalı yetkililerin İran’daki olaylara ait yaklaşımına işaret eden Borrell, buna karşın AB ile İran içindeki işbirliğinin mümkün olduğu kadar artırılması gerektiğini belirterek, “İran’ın iç işlerine karışmak üzere bir niyetimiz yok” tabirini kullandı.
Abdullahiyan, toplantıda ülkesindeki protestolarla ilgili gelişmelere değinerek, “Mahsa Amini’nin mevti hepimiz için hüzün vericidir. Bu kapsamda İsimli Tıp Kurumu tarafınca dikkate kıymet sayıda tıp uzmanının himayesinde gerçek ve bilimsel bir rapor sunulmuştur” sözlerini kullandı.
‘Çifte standart uygulanıyor’
Genç hanımın vefatıyla ilgili yargı sürecinin de devam ettiğini aktaran Abdullahiyan, “normal olarak bu dava birtakım Batılı yetkililer için bir mazeret fonksiyonu görüyor. Batı, bilhassa Kanada ve ABD’de polis tarafınca bayan ve çocukların öldürülmesi etrafında dönen yüzlerce dava karşısında ne yaptı? İran’da yasal bir çerçevede gerçekleşen tıpkı hareket bir baskı olarak sayılırken, ayaklanmalarla yüzleşmenin en şiddetli biçimi Avrupa’da düzgün ve kabul edilebilir bir aksiyon olarak görülemez” değerlendirmesinde bulundu.
Barışçıl taleplerle, kaos ve terör aksiyonlarının birbirinden farklı kıymetlendirilmesi gerektiğini belirten Abdullahiyan, “Burası kadife yahut renkli darbeler ülkesi değildir” dedi. İran’ın Avrupa münasebetlerini işbirliği çerçevesinde ele aldığını söz eden Abdullahiyan, Avrupa ülkelerinin de İran’daki olaylara “gerçekçi bir yaklaşımla bakmasını beklediklerini” lisana getirdi.
‘Silah göndermiyoruz’
Ülkesinin Rusya’ya, Ukrayna savaşında kullanılmak üzere silahlı insansız hava araçları gönderdiğine ait haberlere de değinen Abdullahiyan, şunları kaydetti: “Rusya ile savunma işbirliğimiz var fakat Ukrayna savaşına ait siyasetimiz, çatışan taraflara silah göndermemek, savaşı durdurmak ve insanların yerinden edilmesini bitmiş oldurmektir.”
‘İç işlerine karışma niyetimiz yok’
Borrell ise nükleer muahedenin bir daha uygulanmasını sağlama ve Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) mutabakata dönüşünün ele alındığı müzakerelerdeki ilerlemeden şad olduğunu aktararak, İran ile Milletlerarası Atom Gücü Ajansı’nın (UAEA) işbirliğinin ehemmiyetini vurguladı.
Avrupalı yetkililerin İran’daki olaylara ait yaklaşımına işaret eden Borrell, buna karşın AB ile İran içindeki işbirliğinin mümkün olduğu kadar artırılması gerektiğini belirterek, “İran’ın iç işlerine karışmak üzere bir niyetimiz yok” tabirini kullandı.